Bu konuda anne ve babaların, çocuklarına karşı yaklaşımında birkaç ufak noktaya uyması gereklidir. Bu noktalar öyle noktalardır ki uyulmadığı taktirde bazı problemlere yol açabilir fakat uyulduğu taktirde ise, başarının tek anahtarı da olabilir. Bu yüzden özellikle, ebeveynleri başarı beklentisi çocuğa dikte edilmemeli, çocuk dinlenmeli ve ona gerektiği yerlerde yol gösterilmelidir. Bunların dışında olumsuz tepkilere karşı çocuklar agresif etkiler ya da tamamen pasifleşen tepkiler gösterebilir.
- Çocuklara Çeşitli Sorumluluklar Verirler Küçük yaştan itibaren çocuklara sorumluluklar verilmelidir. Böylece çocuk, bir şeyleri başarabildiği ve yapabildiği konusunda aydınlanacaktır. Bu husustan sonra daha özgüvenli ve karakterli bireyler olma yolunda ciddi bir adım atacaklardır. Sofra kurulurken tabakları masaya götürmek, çiçekleri sulamak, çöp atmak ve toz almak gibi eylemleri gerçekleştirmeleri için teşvik ve telkinde bulunulması gerekir. Bunun yanında çocuk, ebeveynden bunları yapmayı talep ettiğinde, özgüven ve özsaygı kırıcı “Sen anlamazsın!” ve “Sen beceremezsin!” gibi cümleler kurulmamalıdır.
- Ebeveyn Çatışmalarını Çocuğa Yansıtmazlar Özellikle anne ve baba arasında yaşanan birtakım sorunlar, çocukların zihinsel gelişimlerini bir hayli etkilemektedir. Bu noktada güvenilir ve huzurlu bir aile, çocuğun zihinsel ve kişisel gelişimi için büyük önem arz eder. Anne ve baba arasında yaşanan ufak tartışmalar bile olsa, çocuğa yansıtılmaması gerekir. Aksi taktirde, çocukta içe kapanma, depresyon, bunalım ve özgüven kaybı gibi psikolojik sorunlar; agresiflik, öfke kontrolsüzlüğü ve şiddet eğilimi gibi karakteristik sorunlar ortaya çıkabilir. Bunların önüne geçmek adına, ebeveynler, stres ve sinirlerini çocuğa yansıtmamalıdır.
- Çocukla İlgili Gerçekçi Beklentileri Bulunur Gerçekçi beklentileri, çocukların bizzat kendisi isterler. Bu noktada fazla baskıcı olmak çocuğun hedefi gerçekleştirirken stres içinde olmasına ve hata yapmasına neden olur. Hatayla birlikte, başarısızlığın da gelmesi çok doğaldır. Bunun yerine baskı yapmadan bazı beklentilerinizi dile getirmek daha faydalı olacaktır. Bunun yanında, çocukla ilgili gerçekçi beklentileri ortaya koymalısınız. Sözel zekası gelişmiş bir çocuğa, matematikle ilgili birtakım başarılar elde etmesini telkin etmek büyük yanlış olacaktır. Bunun sonucunda ise, çocuk kendini yetersiz ve beceriksiz hissedecektir. Bu durum da özgüven kaybı, içe kapanma ve bunalım gibi birtakım sorunlara yol açacaktır.
- Sosyal Beceriler Anlamında Çocuklarını Desteklerler Özellikle anaokulu çağında gelişmeye başlayan sosyal beceriler konusunda çok dikkatli olunmalıdır. Sosyal becerilerinin gelişimini olumsuz etkileyen her durum ve davranıştan olabildiğince kaçınılmalıdır. Bunun yerine, sosyal becerilerinin gelişimini destekleyen durum ve davranışlar uygulanmalıdır. Özellikle akranlarıyla empati yapabilmesi, onlarla etkili ve doğru bir iletişim kurabilmesi ve yardımsever olması gibi beceriler, özellikle gelecekteki iş hayatında birçok problemin üstesinden kolaylıkla gelebilmesini sağlayacaktır. Ayrıca bu sosyal beceriler, çocuğa liderlik vasfı kazandıracak özgüveni de sağlayacaktır.
- Başarısızlığı Öğrenmesini Sağlarlar Sürekli başarılı olan çocuklar problem çözemezler. İnsan vücudunun virüslere karşı verdiği tepkiler ile bir çocuğun da başarı ve başarısızlığa karşı verdiği tepkiler benzerlik gösterir. İnsanın vücudu, tanımadığı virüslere karşı hiçbir koruma sergilemez. Fakat aşı ya da bilumum diğer yollarla virüsü tanımış vücut, virüse karşı bağışıklık kazanacaktır. Çocuklarda bu durumla benzerlik gösterirler. Bu durumda, başarısızlığı tatmamış çocuk, ileride ufak bir başarısızlıkta bile ne yapacağını şaşırabilir. Bu nedenle, çocuklara ufak başarısızlıkları bilerek tattırmak doğru olacaktır. Fakat ufak olmasına dikkat etmek gerekir. Aksi taktirde bu başarısızlık, travma yaratabilir.
- Matematik Eğitimine Küçük Yaşlarda Başlatırlar Başarılı çocuklar, genellikle problem çözme yetenekleri ve analitik zekaları kuvvetli bireylerdir. Bu iki nitelik, küçük yaşta edinilen iki karakteristik nitelik olarak bilinir. Problem çözme yeteneği gelişmiş bir birey, yüksek derecede analitik zekaya sahiptir. Bu iki özellik, başarı merdivenlerini tırmanırken, karşılaşılabilecek herhangi bir sorunda, hangi konumda hangi zamanda ve hangi durumda nasıl bir tepki gösterileceğine en doğru şekilde karar verebilmesini sağlar. Bu özellikler de matematikle birlikte gelişir. Bu yüzden çocukların küçük yaşlardan itibaren matematik eğitimi alması gereklidir.
- Çocuklara Kaliteli ve Keyifli Zaman Geçirme Noktasında Rehberlik Ederler Çocuklar, aileleriyle zaman geçirmek ve eğlenmek isterler. Bu, onların toplum bilinci kazanmasında, organize şekilde hareket edebilmesinde ve ekip çalışmasında olumlu etkilere sahiptir. Bu nedenle ailecek geçirilecek kaliteli ve keyifli zaman hem çocuğun deşarj olmasını hem de bu nitelikleri edinmesine yardımcı olur. Ayrıca durumlara daha olumlu bakan ve her zaman pozitif bir bakış açısına sahip bireyler haline gelmelerinde de büyük oranda etkilidir.
- Kendilerini ve Çocuklarını Stresten Uzak Tutarlar Ebeveynlerin stresleri çoğunlukla çocuklara da yansır. Sadece ebeveyn stresi değil, okul, ders, sınav ve ergenlik stresleri de çocukları ciddi oranda yıpratabilir. Bu durumların sonucu olarak, çeşitli nevrotik krizlere, ruhsal krizlere girebilirken çeşitli ruhsal problemlerle karşı karşıya kalabilirler. Bunlar en baştan engellenmez ya da doğru tedavi edilmezse, çocuklarda depresyon gibi daha ciddi sorunlar ortaya çıkabilir. Bu durumun önüne geçmek isteyen ebeveynler hem çocuğun hem de kendilerinin sinir ve stresten uzak durmasını sağlamalıdır.
- Aşırı Korumacı Değillerdir Her anne ve baba, çocuğunu büyük kazalardan, çeşitli tehlikelerden ve kötü insanlardan korumak ister. Bu durumda olması gerekenden daha baskıcı davranmalarına yol açabilir. Fakat bu durum, çocuğun kişilik gelişimi için zedeleyici bir davranıştır. Çocuğun kişisel gelişiminde özgüven kaybı, ebeveynlere muhtaçlık veya özsaygı kaybı gibi sorunlara yol açabilir. Bunun için, ciddi tehlikelere karşı korumacı fakat basit tehlikelere karşı özgür bırakılmaları gerekir. Böylece tehlikelerle başa çıkmayı ve kendilerini korumayı öğrenmiş olurlar.
- Otoriter ya da Aşırı Tolere Edici Değillerdir Otorite veya aşırı tolere çocuğun olması gerekenden daha içekapanık ve pasif ya da aşırı derece özgür olmasına neden olur. Bunun yerine, çocuğa bir özel alanı olduğunu fakat belirli bir yaşa kadar, anne ve babanın bu alanlara belirli oranlarda müdahale yetkisinin bulunduğunu aksettirmelisiniz.